HAYDİ HAYIRLISI SATIŞLAR

Bir ürün sadece üretmekle ve üretim kalitesi ile satılmaz. Satılsa da değerini bulmaz.

Tohumdan bugüne üretim hikâyesi ile satılır. Yetiştiği bölgenin tarihiyle, kültürüyle, sanatıyla, müziği ile satılır. Yetiştiği yerin efsaneleri ile satılır.

Her ilcemizin yerel ürünleri var ama ben hiç bu ürünlerin kent duvarlarına resmedildigini, yağlı boya tablolarının yapıldığını görmedim.

Her ürüne ait o ilcelerimizin tanıtım filmlerini, belgesellerini izlemedim. Bu filmlerin sürekli yayında kalacağı, merak edenlerin 24 saat ulaşabileceği Youtube kanalları görmedim.

Her ilçenin, her ürünün yazılmış şarkısını, türküsünü kılıçtan şifalı bitkilere hayat kurtardığı efsanelerini, mitolojik çağlardan bugüne bulunan heykellerde, rölyeflerde rastlanan izlerine dikkat edildiğini gün yüzüne çıkarıldığını görmedim.

Yeni neslin swot analizi olarak bildigi bir yöntem var Bu yöntem olumlu ve olumsuz yönleri, fırsatları ve zorlukları ortaya koyar çözüm arar. Bu analizi köy köy, ürün ürün yapalım.Oysa kentimiz için ürettiklerimiz için o kadar çok fırsatlar var ki.

Ülkemizin en iyi arkeologlari, arkeoloji enstitüsü Denizli'de. Tarihcilerimiz, Türkologlarımız, kültür adamlarımız, yazarlarımız, muzisyenlerimiz, ressamlarımız her daldan sanatçılarımız Denizli'' de.

Denizli ve Denizli ürünlerinin geçtiği mitolojik hikayeler, halk hikayeleri, öykülerin gücü zaman mekan tanımaz. Dünyayı öyle bir hızla dolaşır ki şaşarsınız.

Serinhisarın duvarlarını neden leblebi resimleri süslemez? Buldan' da bir dokuma tezgahı, Güneyde Guney şelalesi, Camelide alabalik ceviz, Acıpayam kavun, Çal' da üzüm güzel olmaz mı? Tüm ilçelerimizin öne çıkan ürünleri, tarihi ve kültürel yerleri o resimlerle hafızalara kazınmaz mı? Resim yanında fotoğraf sanatını da hatırlatalım. En guzel Guney, Çal, Acipayam fotoğraf yarışmasından nasıl bir fotoğraf albümü kazandırır ilçeye bir düşünün.

Her ilçenin her ürünün modern türküleri yakılamaz mı? Eski türkülerden bugüne o ürünler hatırlatilamaz mı? Hurşit Türkay her ilçeye bir şarkı yaptı. Kac kişi bu sanatsal çalışmanın değerinin farkında? O şarkılar, türküler hangi ilçenin youtube kanalinda çalıyor? Gelen misafirlere o türkünün cd si hediye ediliyor? İlçede klipleri çekiliyor? Yerel sanatçılarımızın ürün satışlarına katkısını tahmin bile edemezsiniz.

Türk dili ve edebiyatı bölümü, halk biliminin öncüleri, tarih biliminin, arkeoljinin en iyi hocaları emin olun Pamukkale üniversitesinde. Her ilçenin, her ürünün tarihi izlerini bulduk mu? Efsanelerini derledik mi? Bu işler için hocalarla en küçük bir iletişim kuruldu mu?

Bugüne kadar Denizli sevdası ile kentimizi köy köy, ilçe ilçe tanıtmaya çalışıyorum. Kentimizi tanitan belgesel tadında gezi programları çekiyorum. Kirsal kalkınmanın kırsal turizmi geliştirmeyle mümkün olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Denizli, kentimizin tarihi ve kültürel değerlerini, kooperatifcilik, kırsal kalkınma konularında bugune kadar onlarca seminer verdim. Pek çoğu YouTube kanalimda kayıtlı. Peki kaç kişi farkında?

Uzun zamandir dile getirdiğim bir öneri var. Veli Aykar hocanin Müftü ve Kazıkbeli kartalı kitaplari dizi olmalı. Kenti tanitan diziler çekilmeli. Kültür bakanlığı bu konuda kentimize destek olmalı. Büyükşehir kütüphanesinde kentimizi anlatan binlerce kitap var. Bu kitaplardan onlarca dizi film çıkar. Bir de bu kitaplar halka uygun fiyatla satışa sunulmalı ki bilgi artsın, çoğalsın. Denizliyi anlatan, yaşatan canlı müze, kitap evi kurulmali. Aslında Kaleiçi bunun için hazır. Bir satış yeri kaleicinde guzel olmaz mi?

Kentimizin tanıtımına katki koyan en önemli sanatçılarımızi anmak istiyorum. Ulkenin en iyi fotoğraf sanatçilarından Mehmet Çakır, dünyaca ünlü ressamlar Gürcan Ekici, Orhun Kara, ünlü müzisyen Hurşit Türkay, ünlü Turkolog Prof.Dr. Turgut Tok, Ünlü arkeolog Prof.Dr. Celal Şimşek, yazarlar, çizerler, mimarlar, muhendisler onlarca kişi var. Hiç hadi gelin ne yapalım diye biraraya gelebildik mi? Çabalar hep tek boyutta kaliyor oysa hepsi bir bütünlük içinde ele alınmalı.

Kentin sanatı, bilimi, kültürü ticari dünyadan, İlgili kurumlardan, halktan ilgi görmedikçe satış yok, kırsal kalkınma yok, kırsal turizm de yok emin olun.

Fuarlar düzenlenmiş, tanıtımlar yapılmış mış mış, mış gibi hepsi de. Mış gibi işlerden elde edilecek fayda işte o kadar olur. Haydi hayırlı satışlar.

Doç.Dr. Devrim Alkaya

İnş.Yük.Müh.& Kamu Yöneticisi

Türkiye Ziraatçılar Derneği

Denizli İl Temsilcisi