Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümü ile TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası (TMO) Denizli Şubesi işbirliğinde ‘Tekstilde Sürdürülebilirlik Çalıştayı’ düzenlendi. Çalıştayda DRT’ye açıklamalarda bulanan Denizli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu; “sürüdürülebilirlik konusunda çalışmalar yapıyoruz” dedi. Yavuzçehre Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yavuzçehre ise; “Pandemi, savaş, küresel resesyon ve enerji krizine rağmen bu tasarruflar, bu sürdürülebilirlik adımları devam edecektir”diye konuştu.

Denizli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu;” Sürdürülebilirlik konusu Dünya’da ve özellikle Avrupa’da gündeme geldiğinden beri hep en önemli konu oldu, özellikle tekstil oldu ve tekstilde sürdürülebilirlik oldu. Bunun en başta sebepleri; tekstilin çok su kullanan bir sektör olması, özellikle pamuk üretiminde ve boyama apreleme işlemleri sırasında kullanılan su miktarları herkesin bilgisi dâhilinde. Bu yüzden burada iyileştirme çalışmaları önemli hale geldi ve bunun üzerinden yürüdü, tekstil firmaları da açıkçası sattığı ürünlerde mağazalarda sürdürülebilirlik temasına çok önem verdiler. Böyle olunca da sürdürülebilirlik konusunda en öne çıkan sektör tekstil oldu. Tabii biz tekstil üreticileri olarak bu durumdan memnunuz çünkü tekstilde bu sayede yeni bir hikaye yazılmış oldu, yeni hedefler belirlenmiş oldu. Bugün Türkiye’de ve Dünya’nın farklı yerlerinde çeşitli tekstil kuruluşları daha az su tüketmek ve çevreye daha az zarar vermek için çalışmalar yapıyorlar, bununla ilgili bir yarış halindeler. Tabii sürdürülebilirlik kavramı sadece çevresel bir konu değil çünkü sürdürülebilirliğin artık çok farklı konuları var; özellikle son dönemde çıkan finansal sürdürülebilirlik de önemli bir konu.

Böyle olunca Dünya’da bir algı oluştu, bu gün panelde Ahmet Yavuzçehre ile de konuşacağız, Dünya’nın hedefleri var, Dünya ısınıyor, Dünya’nın bu ısınmasını durdurmamız gerekiyor, bunu durdurmamız için de; emisyon miktarlarımızı, kirlilik miktarlarımızı azaltmamız gerekiyor. Bütün çaba bunun için ve bununla ilgilide firmalar yarış halinde. Türkiye bu işte yarış halinde iyi yol aldı, Denizli’de bu işi iyi yapan firmalar var. Güzel bir yola girildi, tabii son dönemde çıkan savaş ve pandemi aslında bu tür hedeflerin biraz geriye atılmasına sebep oldu ama bu uzun vadedeki planları etkilemeyecektir. Dünya’nın, Avrupa’nın, Türkiye’nin yolu sürdürülebilirlikten geçecek, gelişmesi sürdürülebilirlikten geçecek. Denizli’de böyle bir programın yapılması çok önemli, biz de sanayi odası olarak bu dönem sürdürülebilirliği mercek altına alacağız. Sürdürülebilirlik konusunda çalışmalar yapacağız.  Sürdürülebilirlik ana gündem maddelerimizden biri olacak. Bugün üniversitede Tekstil Mühendisleri Odası ve Pamukkale Üniversitesi iş birliğinde yapılan bu programa da biz de katkı sağlıyoruz. Etkinliği başarılı ve faydalı buluyorum. Umarım sürdürülebilirlik anlamında bilgilendirmeyi ve faydalanmayı artıracak bir gün yaşarız.”

“Artık başka bir çağa giriş yapıyoruz”

Yavuzçehre Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yavuzçehre; “Tekstil tabii geçmişinden beri baktığınızda bu sürdürülebilirlik kavramıyla ilgili sıkıntılı bir sektördür. Ancak gerek Avrupa Birliğinden kaynaklı kanun koyucuların baskısıyla, gerek Z kuşağının tüketim alışkanlıklarıyla, gerek küresel ısınmanın yarattığı çaresizlikle veya adaletsizlik ve fakirliğin artması ve insanların artık buna tahammül edememesiyle artık başka bir çağa giriş yapıyoruz. Tekstil tabii bu konularda ne yaptığını bilen ancak daha tam olarak becerebilmiş bir sektör değil ama diğer sektörlere göre avantajı var çünkü ne yapacağını biliyor, en azından bir ajandası var. Kısa zaman içerisinde zaten en önemli gündem maddemiz sürdürülebilirlik olacak diye düşünüyorum.

Pandemi, savaş, küresel resesyon ve enerji krizine rağmen bu tasarruflar, bu sürdürülebilirlik adımları devam edecektir. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde özellikle batı dünyasının bu konudan vazgeçeceğine dair bir inanç var ancak ben böyle bir şey olacağını tahmin etmiyorum çünkü bu iş birleşmiş milletler üzerinden başlayan yani tüm ulusların aynı anda karar aldığı bir süreç. Evet, doğrudur; Rusya krizi biraz etkileyecektir ancak artı tarafı şu oluyor enerji fiyatlarının çok pahalılaşmasından dolayı temiz enerji kaynaklarına yönelim hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu kış belki biraz zorlanabiliriz ama geri adım atma veya su ayak izinden vazgeçme gibi bir şey olacağını sanmıyorum çünkü biz bu konularla ilgili zaten 15-20 sene geç kaldık Dünya olarak, kimsenin bunu açıkçası geri plana atacağını düşünmüyorum açıkçası.”